Çevre gazetecileri, gezegenin geleceğini olumlu yönde etkilemeye yönelik değişikliklerin savunucuları olarak tanımlanıyor. Mesleki güçlerini, insanları, çevrenin ciddi gidişatı hakkında doğru bilgilendirmek ve medyanın gücünü, hava, su, vahşi yaşam ve doğal kaynakların kalitesini yükseltmek için değişiklikler yapmak adına kullanmaları bekleniyor.
Günümüzde birçok insan, çevreyle ilgili konularla gerektiği kadar ilgilenmiyor. Geçimleri için bağımlı oldukları toprak, ağaç, bitkiler, hayvanlar ve su kaynakları gibi kaynakların her zaman orada olacağını varsayma eğiliminde oluyorlar. Kaynakların aşırı kullanımı veya kötüye kullanılması günlük hayatta çoğu zaman bir önem teşkil etmiyor. Dolayısıyla çevre gazetecilerinin yüzleşmesi gereken tek zorluk, izleyicilerin dikkatini çekmek değil.
Toplum için temel bir konu olarak çevre hakkında yazmak, gazeteciler için sayısız zorluk yaratıyor. Podcastımızın bu bölümünde çevre gazeteciliğinden ve çevre gazetecilerini bekleyen zorluklardan bahsedeceğiz.
Çevre gazetecileri ve karşılaştıkları zorluklar
İklim değişikliği ve gezegenimizdeki yaşama yönelik tehditler bugünlerde sıcak bir gündem maddesi haline gelmeye başladı. 2050 yılına kadar dünya nüfusunun yaklaşık %25'inin ekolojik tehditlere maruz kalacağı öngörülüyor. İklim değişikliği, doğal afet riskleri, nüfus artışı, kuraklık, güvenli gıdaya ulaşma, sel, kasırgalar, yükselen sıcaklıklar ve değişen deniz seviyeleri gibi birçok risk var. Bu tür konuların karmaşıklığını kavramak için eğitilmediğimizden bu riskleri özümsemek bilhassa önemli. Çevre gazetecilerinin de toplumlara sunduğu bu özümseme fırsatı dünyaya ve belirli sorunların nasıl tanımlandığına yeni bir bakış açısıyla bakmamızı sağlayabilir. Fakat haber hiyerarşisinde çevresel haberler genellikle siyasi haberler ve güvenlikle ilgili konulardan sonra geliyor.
Uzun yıllar boyunca çevre gazeteciliği, savaş haberciliği veya siyasi habercilikten daha az önemli bir alan olarak kabul ediliyordu ve bu konularda uzmanlaşmış gazeteciler de aktivist olarak görülüyorlardı. Çünkü çoğu, genellikle egemen olan ekonomik sisteme ve kâr arayışına aykırı bireylerdi. Ekonomik kalkınma, kaynakların çıkarılması ve karbondioksit emisyonlarının yanı sıra sağlığa etkileri hakkında sorular soruyorlardı. Şimdi ise gazetelerin ve dergilerin ilk sayfalarında çevreyle ilgili haberlere ayrılmış alanlar görüyoruz ve yavaş yavaş bu tür haberleri görmeye ve konu hakkında bilgi sahibi olmaya başladık. Fakat yine de bu süreçte çevre gazetecileri birçok problemle karşı karşıya kalıyorlar. Bu problemlere şu örnekleri verebiliriz:
-
Özel eğitime sahip olmayan muhabirler, karmaşık çevresel hikayeleri görmezden gelebiliyorlar veya çevreyle ilgili haber yapmayı denerlerse sonuçları okuyucular için tatmin edici olmayabiliyor.
-
Çevre gazetecileri, editörlerden veya sponsorlardan gelen eğitim, kaynak veya destek eksikliğiyle yüzleşmek zorunda kalıyorlar.
-
Çevre gazetecileri, tüketicilik ekseninde gelişen bir toplumda kısa dikkat süresinin bir ürünü olarak ortaya çıkan uyuşmazlığı, çevresel hikayelerin karmaşık ve rapor edilmesi zor olduğu gerçeğiyle dengelemek zorunda kalıyorlar.
-
Son yıllarda medyanın çevreye olan ilgisi, uluslararası senaryoyu etkileyen diğer konulara göre arka planda kalmış gibi göründüğünden çevre gazetecileri terörizm, yoksulluk, ekonomi, siyaset ve uluslararası ilişkiler gibi diğer konuların önceliğiyle uğraşıyorlar.
Çevre gazeteciliği ve insanları bilgilendirme
Bugün çevreyle ilgili sıkıntılar o kadar büyük ki insanları bu konular hakkında bilgilendirmeye daha da fazla ihtiyaç var. Günümüz dünyasını anlamak ve insanları mevcut durumla ilgili doğru bir şekilde bilgilendirmek bir gereklilik haline geldi. Bazı terimleri mümkün olduğunca çok insan için erişilebilir kılmak adına basitleştirmek, bilgilendirme yolculuğunun ilk adımı olabilir. Örneğin, hükümetlerarası iklim değişikliği paneli olan IPCC'den bahsetmeden iklim meseleleri hakkında konuşulamaz veya küresel ısınmadan sorumlu ana sera gazının dünya atmosferine salınımını tanımlamak için karbondioksit emisyonlarından bahsetmeden küresel ısınma anlatılamaz.
Çevre gazeteciliği, gezegeni, toplumları ve politikaları etkilemenin en etkili yolu olmayabilir. Ancak halkın bu konuda iyi bilgilendirilmesi oldukça önemli. Böylece insanlar hayatlarıyla ilgili daha sürdürülebilir seçimler yapabilir ve çevre gazeteciliğinin sunduğu bilgilere dayanarak benimseyecekleri alışkanlıklarla daha bilinçli hareket edebilirler.
Bilinçli bir toplum, iklim değişikliğine karşı mücadeledeki en önemli unsur. İşte bu noktada çevre gazetecileri çok önemli bir rol oynuyor. İnsanları bilgilendiriyor ve farkındalık yaratıyorlar. Genel medyada görmezden gelinen konulara değiniyor, halkın üyeleri, iletişimciler, kurumlar, STK'lar ve çevre sorunlarına dahil olan tüm temsilciler arasında sinerji yaratıyor, çevre politikalarının onaylanmasını ve iyileştirilmesini teşvik ediyorlar.